Karadeniz’in yeşiliyle mavisinin birbirine karıştığı Artvin’in Borçka ilçesinde, ormanın kalbinde saklı bir ayna gibi parlayan Karagöl… Gözlerden uzak, sessizliğin hüküm sürdüğü, zamanın yavaşladığı bir doğa masalı. Dağların arasında, bulutların gölgeleriyle dans eden bu göl, doğaya dokunmak, kendine dönmek isteyenlerin rotasında özel bir durak.
Karagöl’e ulaşım, Borçka’dan yaklaşık 25 kilometrelik bir yolculukla mümkün. Yol boyunca kıvrıla kıvrıla çıkan dar orman yolları, sizi yavaş yavaş gerçek dünyadan koparıyor. Son virajı döndüğünüzde ise karşınıza çıkan manzara, nefes kesici: Çam ağaçlarının ortasında, neredeyse hiç kımıldamayan bir su yüzeyi ve yansıyan gökyüzü… Sanki başka bir boyuta geçmişsiniz gibi.
Gölün çevresi tamamen yürüyüşe açık. Sakin bir tempoyla yapacağınız doğa yürüyüşü sırasında, kuş sesleri, rüzgarın ağaçlardaki uğultusu ve ara sıra suya sıçrayan balıklar eşlik ediyor size. Ne bir motor sesi ne de insan kalabalığı… Karagöl, kendini sessizliğe teslim etmiş. Her şey mümkün olduğunca sade. Banklar, birkaç masa, belki bir çay ocağı. Fazlası değil. Doğayı bozmadan yaşamak isteyenlerin yeri burası.
Özellikle sabah saatlerinde sis gölün üzerine hafifçe çökerken, göl bir masal sahnesine dönüşüyor. Gün doğarken göl kenarında bir bardak çay içmek, gökyüzünün renklerini su yüzeyinde izlemek, şehrin telaşından çok uzakta bambaşka bir his bırakıyor insanda.
Kamp kurmak isteyenler için göl çevresi uygun alanlar sunuyor. Akşam çadırda sessizliğe bürünmüş doğada uyumak, sabah çiğ damlalarıyla uyanmak... Basit ama unutulmaz bir deneyim. Elektrik yok, lüks yok. Ama yıldızlar var. Gölün üstünde süzülen sis var. Sadece doğa ve sen.
Karagöl, sadece bir gezi değil; huzurun tanımı, doğanın en saf hali. Eğer biraz yavaşlamak, sadece rüzgarla konuşmak, kendine sessiz bir yer arıyorsan; Karagöl seni bekliyor. Fazlasına gerek yok, eksik olan her şey burada tamamlanıyor.